*Benim ilk İstanbul'a taşındığım yıllarda Carousel alışveriş merkezinde Renoir isimli bir cafe vardı. Ben orayı hem nezih ortamı, hem de her yerde Renoir'ın farklı farklı resimleri bulunduğu için çok severdim. Sanat dolu bir yerdi bu ufak cafe. Ortasında bir piyano bulunur ve günün belli saatlerinde canlı müzik olurdu. Sonra birden bire burası kapandı ve yerine malum kahve zincirlerinden biri açıldı. Benim başka cafelerle bir derdim yok ama bu kadar özel ve güzel bir yerin yitip gitmesine çok üzülmüştüm. Neden şimdi böyle bir hikaye anlattığımı merak ediyorsunuzdur. Nedeni bazı değerler yok olmadan sahip çıkmamız gerektiği için. Ben geçtiğimiz günlerde Zomato'nun bir etkinliğine katılıp Cemilzade firması ile tanıştım. 130 yıllık bir geçmişe dayanan ve Udi Şekerci Cemil Bey tarafından kurulan Cemilzade'de şimdiye kadar yemediğiniz lezzette lokumlar tadabilirsiniz. Sakızlı, meyveli, fıstıklı ve tabii ki efsane olan manda kaymaklı lokumlarının yanı sıra; badem, hindistancevizi ezmeleri, akide şekerleri, ev yapımı sakızlı kurabiyeler ve daha sayamadığım onlarca çeşit. Cemilzade bir aile işletmesi ve şu anda 4.kuşak torunları tarafından yönetilmekte.
Cemilzade'nin kurucusu Cemil Bey ünlü udi Basri Bey'den ud dersleri almış ve daha 24 yaşnda ilk önemli bestesini yayınlamıştır. Aynı dönemlerde şekerci dükkanını da açan Cemil Bey'in dükkan sahibi olmasına çok sıcak bakılmadı. Aldığı uyarılar neticesinde dükkanını oğluna devreden ve ismini Cemilzade -Cemil'in oğlu- olarak değiştiren Cemil Bey 2 yaşında olan oğlu üzerinden şekerciliğe devam etmiştir.
Cemilzade lokumlarının en önemli özelliği 1883 senesinden bugüne kadar aynı şekilde üretilmesidir, bu hep alışılan lezzetin hiçbir zaman değişmemesini sağlıyor. Fabrikasyon üretim yapılmamakta ve lokumlar herhangi bir katkı maddesi içermemekte. Lokumlar saf şekerle yapılıyor ve içerilerine glukoz karıştırılmıyor, bu nedenle bazı tatlılarda hissettiğimiz o aşırı şekerli yanma hissini hiç yaşamıyorsunuz ve herhangi bir dişe yapışma da olmuyor.
Aynı kaliteyi Cemilzade'nin diğer ürünlerinde de görebilirsiniz. Ben tattığım tüm ürünlere, özellikle lokumlarına bayıldım ama Cemilzade'yi bana sevdiren bir diğer unsur da orada hissettiğim pozitif enerji oldu. Kocaman bir gülümseme ile karşılanıyor ve kendinizi bir anda bir lezzet dünyasında buluveriyorsunuz. Fatma ve Barış Cemiloğlu'na samimiyetleri ve günümüzü hoş sohbetleri ile aydınlattıkları için kocaman teşekkürler :))
Not: Cemilzade aynı zamanda Yüzyıllık Markalar Derneği üyesidir. Yüzyıllık Markalar Derneği Osmanlı İmparatorluğu döneminden Cumhuriyetin kurulması ve günümüze kadar gelmiş yüz yıldır yaşattıkları ortak değerlere sahip çıkan firmalardan oluşmaktadır. Derneğin amacı ülkemize mal olmuş yüz yıllık markaların marka değerlerini korumak ve tarihi, kültürel zenginliklerimize sahip çıkmak. Herşeyin bu kadar çabuk tüketildiği bir dönemde aynı kaliteyi koruyarak bu günlere kadar gelmek oldukca büyük bir başarı, bu nedenle bu tarz firmaları destekleyelim, koruyalım ve hep yaşatalım. Daha detaylı bilgi için dernek sayfasını ziyaret edebilirsiniz http://www.yuzyillikmarkalar.org
6 yorum:
Oh yes, this definetly must be good for your throat :)!!!
Hope you are doing well and everything is perfect over there!?
Sending you lots of love!
xx
Thank you Larissa, great to see you here again. Yes I'm fine. I hope you are also doing well. Big hugs❤❤❤
meyveli ezmeleri efsanedir tadına bakmadıysan öneririm ama alışkanlık yapabilir bana yaptı çok fena :-))
Meyvelileri denememiştim, tavsiye için çooook teşekkürler. Gerçi şu an diyetteyim ama ilk serbest öğünümde hemen deneyeyim ;)))
This was great, loved it!! And I love these sweets as well, so yummy :) xx
Çoook teşekkürler❤ :)
Yorum Gönder