CITY'S MAHALLE

Imagine a place which is like a neighborhood. You can find a bookstore, a butcher, a grocery, a flower store, a beer house and many restaurants with different kinds of food. The shopping mall City's has a floor like this, which is called Mahalle :) I was invited to a special event in City's Mahalle. And I had the chance to taste all the delicious food. Yummy yummy....:)))


*Geçtiğimiz günlerde Kuyruksuz Uçurtma blogunun sahibi sevgili İrem'in organize ettiği Mahalle etkinliğine 20'nin üzerinde blogger ile birlikte katıldım. City's alışveriş merkezinin içinde yer alan Mahalle tüm restaurant ve dükkanları ile gerçekten eski mahalle atmosferlerini yaşatmakta. Kitapcısından çiçekcisine, bakkalından dondurmacısına kadar tüm detaylar düşünülmüş.

SOSA: İlk durağımız yemeklerini zaten her zaman beğendiğim Sosa oldu. Hem lezzetli hemde sağlıklı....Sosa muhteşem salataları ve marine edilmiş tavukları ile hemen kalbimizi ve midemizi fethetti :) İtiraf ediyorum ben iki salata birden yediiiiiim :)

ASSOULINE: Sadece yemekle olmaz arada bir durup nefes alıp dinlenmek de gerek. Assouline Mahalle kitapcısında yok yok, mutlaka ziyaret edip inceleyin...orada kocaman bir dünya saklı ;)

GODIVA: Bir çikolata bağımlısı olarak açıklıyorum: Godiva demek aşk demek, nirvana demek! Sanırım Mahalle'deki en mutlu anlarımızı burada geçirdik, hem gözümüz gönlümüz açıldı hem de bizler için hazırlanan çilekli-hindistan cevizli shotlarla mest olduk.

NAMLI: Bir sonraki durağımız Namlı Gurme. Namlı benim favori kahvaltı mekanlarımdan biri. Sadece kahvaltılıklar değil birbirinden lezzetli mezeleri de burada bulabilirsiniz. Bizler hepsini tattık ve onayladık :P

WAGAMAMA: Türk mezelerinden sonra sıra dünya mutfaklarında. Wagamama'da sanırım kendimi kaybetmişim, resim çekmektense yiyeceklere gömülmüşüm :S Fotoğraf yok belki ama sizlere neler yediğimizi anlatayım: Çeşit çeşit çıtır mantılar, favorim olan edamame ve marine tavuklar keyfimize keyif kattı.

RIGATONI: Uzakdoğu mutfağından hoooop İtalya'ya geçtik. Rigatoni bizleri çıtır çıtır sıcacık pizzalarla karşıladı, tabii ki hayır diyemedik :) Nasıl da mutlu hapur hupur yiyoruz görüyorsunuz, çooook lezzetli!

MANO BURGER: Eeee tabii bir hamburger yemeden olmaz. Mano Burger'in bloggerlar için hazırladığı ikramlar çabucak bitti. Resimleri son anda yakaladık :P

Mahalle'de dediğim gibi sadece restaurantlar yok. Rengarenk çiçekleri ile Mahalle çiçekcisi...

ALİ ŞEF: Ufak dünya turumuzdan sonra Ali Şef'in has Türk yemekleri ile tekrar özümüze döndük :) Peynirli pideler ve lahmacunlar saniyeler içinde tükendi, hepside çok güzeldiiiii. Ali Şef'e bu arada ekstra bir teşekkür, çalışanlar gizli bir asansör bilgisini bizlerle paylaştılar ve hepimizi uzun bir beklemeden kurtardılar :) 

GÜNAYDIN: Günaydın Restaurant bir sonraki durağımızdı. Önce havada sucuklar uçuştu, sonra etler, bir ara sanki köfte gördüm ama hepsi hemencicik bitti ve finalde de Günaydın'ın şefi Gürkan Topçu bizlere özel bir şov eşliğinde et ve pişmiş baharatlı ananaslar ikram etti. Muhteşemdi...

HOCA'NIN YERİ: Yok artık daha fazla yiyemeyeceğiz diye konuşurken birden Hoca'nın Yeri mantı ikramları ile karşımıza çıktı. Mantı denilince akan sular durur ve yine tüm ekip yemeğe başladı, mmmm... :)

BALIKEV: Son yemek durağımıza geldiğimizde artık gerçekten patlamak üzereydik, fakat Balıkev'in bizler için hazırladığı güzel masayı görünce yine fikrimizi değiştirdik. Azıcık ucundan deneyeceğim diyen herkes ikişer üçer deniz mahsüllerini mideye indirdi :) Ben ise sevimli balık kroketleri ile aşk yaşadım. Neredeyse "paket yapın yiyemediklerimi eve götürmek istiyorum" diyecektim.

VIDA / MALATYA PAZARI / CREMERIA MILANO: Yemekten yorgun bitkin dinlenmek için Vida'ya geçtik, herkes buz gibi bir Guinness birayı hak etmişti :) Ama yeme içme kısmı burada sona erdi sanmayın. Finalde Malatya pazarından kuruyemiş ve atıştırmalıklar birde üstüne üstlük Cremeria Milano'dan da dondurmalar geldi :S

Bizleri en güzel yiyeceklerle ağırlayan sevgili Mahalle sakinleri ve kocaman gülümsemeleri ile gezdiren Mahalle ekibi hepinize tek tek çooooook teşekkürler. Artık mutlu ama biraz tombul bloggerlarız; ama olsun ben kendi adıma yediklerimden hiç pişman değilim...yumyum :)))

Soldan sağa: "İstanbul Kazan Ben Kepçe", bizi ağırlayan sevgili İrem, bendeniz, "Alışveriş Makyaj", "Nimostylo" ve eşi, "Küçük Şirin Mutluluklar"